Selamlar^^
Sonunda o çok meak ettiğim kitap ve filmi izledim^^ Aslında biraz İkizimin zoruyla erkene aldım. O ilk başta filmini izleyip benim filmim demişti. Sonra çok pahalı diye ikinci el bulduk aldık, yine ilk İkiz okudu ve filmle farklı olduğunu söyledi ama ısrarla filmi izle dedi. Ben de kitabı okumadan izlemem deyince sonunda, şükür okudum. Hemen filminide izledim.
Çok güzeldi film, kitapta güzeldi. Farklı mıydı? Çoğu şey aynıydı ama farklılıklar vardı. Peki bunlara gerek var mıydı? Sanmıyorum. Keşke kitap gibi olsaydı dediğim yerler oldu. O filmdeki savaş mevzusu bence aşırı saçmaydı ama kitaba bakınca bu seferde çok sönüktü mevzu ilgi çekici şeyler olmalıydı.
Yine de okuduğuma memnunum.
Kitap yorumunu fazla tutmayacağım, daha çok filmden devam edeceğim^^
Azıcık konusundan bahsedip filme geçeyim^^
Sophie üvey annesi ve kardeşleri ile şapkacı dükkanı işletirler. Bir gün üvey annesi kızlarının daha iyi bir geleceğe sahip olmasını istediğinden başka yerlere çalışmaya gönderir ama Sophie dükkanda kalır. Yine bir gün üvey annesinin aslında kendisinin kzandığı parayı Sophie'ye vermeden yediğini söyleyen biriyle karşılaşır ve dükkana gittiğinden büyük abla olmasından yakınır.
O sırada Çöl Cadısı bazı sebeplerden dolayı Sophie'ye büyü yaparak yaşlandırır. Sophie'de dükkanda duramayacağını anladığı an dışarı çıkıp büyüyü bozmak için arayışa girer. İşte o zaman yürüyen şato ile tanışır.
Filmde de aynısı oluyor, aynı şekilde büyü sebebiyle yaşlanıyor ve yürüyen şatoya sığınıyor.
Buradan sonra spoiler olacağı için filmi izlemeyenler okumadan geçsin derim.
Ama ufak bir öneri yapacak olursam kitabı okuyup filmi izleyin ama ben okumayı düşünmüyorum derseniz o zaman filmi izlemelisiniz^^
Resimler^^
Bu kısımda Howl ile tanışıyor Sophie, bu yüzden zaten yaşlanıyor.
Ama dolaylı yoldan Howl'un sebebi oluyor.
Çok çirkindi yaaa :D Film ilerledikçe birazcık gençleşiyordu, o zaman daha iyiydi. :D
Rengarenkli Howl :)
Ben filmdeki korkuluğu daha çok sevdim ki sevilmeyecek gibi değildi.
Kitapta da başka sebepleri vardı ama buradaki farklıydı işte.
Ve ateşimiz, şatoyu yürüten Calcifer.
Ne kadar aksi bir ateş olsa da Sophie'nin en iyi arkadaşı oldu bence.
Filmde o odunları kendine çekmesi yok mu bayıldımmm :D
Ve Michael. Howl'un sağ kolu ve yardımcısı^^
Neden filmdeki Michael kitaptaki gibi değildi anlamadım, olsaydı ne güzel olurdu. Sonuçta kitapta baya etkili olmuştu olaylara. :)
Ve Howl'un neden böyle olduğuna anlam veremedim. Tamam kitapta başka durumlar vardı ama ne bileyim bu da olmamıştı sanki. Ben bu halini çok sevemedim açıkçası.
Gifler^^
Kitapta büyük abla mevzusu olsa da filmde çirkin olma mevzusu vardı. Bence çokta gerek yoktu bu çirkinlik mevzusuna. Acaba o yüzden mi yaşlı hali daha çok çirkindi. :D
Animeleri bu yüzden çok seviyorum, rengarenk^^
Bu sahne çok iyiydi yaaa :D
Kız Sophie çok badireler atlattın ama en kıyak adamı da kaptın, hadi yine iyisin. :D
Filmdeki en sevdiğim şeyde Sophie'nin geceleri genç haline dönmesi ve bunu Howl'un görmesiydi.
Kitapta Howl en sonunda Sophie'ye diyor ki ben her şeyin farkındaydım, sürekli dışarı çıkmamın sebebi senin büyünü bozacak bir şeyler bulmaktı.
Ama filmde kraliçenin Howl'un teslim olmasını istemesiyle işler karışıyor ve Sophie'yi geçtim kadın resmen ülkeye savaş açmıştı. Ama kitapta mesela burada geçen o kraliçe büyücü oluyor ve o da çöl cadısının büyüsünden zarar görüyor.
Kısacası bunlar çok karışık. :D
Yeni yürüyen şato çooook güzel değil miydi??
Harika bir başyapıt diyebiliriz, o çizimler ki bu mevzuları bilenler Hayao Miyazaki'nin en son ki yapay zekayı çok tercih etmediği, karşı geldiğini söylediğini okumuştum. Haklıda. Düşünsenize o kadar emek vererek ne filmler yapılıyor ama yapay zeka iki dakikada çizimi eline veriyor.
Haklı adam.
Yine de eserleri çok güzel, hepsini inşallah izlemek istiyorum. :)
Bir yorum daha böylece biter, başka yorumlarda görüşmek üzere^^
Sevgiyle kalın^^
Kitabı okumadım, filmle başladım ikizine katılıyorum. Film o kadar değerli ki kitabın esamesi okunmuyor bende.
YanıtlaSilGenelde kitap değiştirildiğinde hoş olmuyor ama buradaki değişklikler çok iyi. Bilgisayar, dijital çiizm on yıllardır kullanılıyor anime manga çiizimlerinde, yapay zeka yeni geldi. Miyazaki'nin bilgisayar teknolojilerini bile mümkün olduğunca kullanmayıp her sahneyi elle çizdiği düşünülecek olursa yapay zekaya düşmanlığı çok anlaşılır bir şey. Savaş teması, filmin benim için favori repliğini ve Miyazaki'nin savaş karşıtı pasifist ideallerini vermesi bakımından çok hoş olmuş Tüm filmde ve kitapta da, Sophie'nin kendini gerçekleştirip büyüsünü bozması mesajının yanında savaşın yıkıcılığına da yer vermesi çok iyi olmuş. Miyazaki ustanın bütün tercihlerini burada yerinde buluyorum.
Onun yaratıcılığı başkaları gibi orijinal yapımı bozmak değil, çok ileri taşımak, sihirli değneğini dokundurup parlatmak oluyor. En sevdiğim örnek öuhtelemen sevmeyeceğim bir japon edebiyatı kitabının esas kızını alıp Japonya'nın meşhur bir uçak mühendisinin hayatıyla birleştirip bize Rüzgar Yükseliyor'u sunması olmuştu. Onun sihirli dokunuşu olmasa kuvvetle muhtemel, biri kurgu biri gerçek olan bu iki hikayeden de, Diana Jones'un bu kitabından da haberimiz olmayacaktı.
Howl en sevdiğim anime karakteri olabilir, hep ilk üçte duruyor. Kolye ve küpesini aldım, kendim yaptım,. Howl ve sonra Sophie cosplayi yaptım. Resmini çizdim, çirkin oldu başkasına verdim falan... Geçen sene filmin 20. yılı şerefine sinemalara gelmişti. Sophie cosplayi ile izlemeye gittim. Tramvayda tevafuken japon teyzelerle karşılaştım, ecük japonca konuştuk dizilerden, animeden öğrendiklerimle. Filme gidiyorum dedim sonra yandaki çocuk filmin müziğini kemanla çaldı bizi duyunca. Sonra duygunun mekanı bloggerı ile oturduk filmi izledik :) Ne güzeldi. Aslında Ruhların Kaçışını %1 farkla daha çok severdim ama bu olaylardan sonra eşitlendi ya da daha değerli oldu bilmiyorum.
Filmde Markl ismi, şu küçük sevimli çırak, Micheal mi kitapta? Farklılıkların neler olduğunu merak ettim. Örneğin arkadaşım kitaptaki Howl'un çok çapkın olduğunu, Sophine'nin ablasıyla çıktığını falan söylemişti.
Daha yeni yeni bu mevzulara giriş yaptığımdan çok bir bilgim yok açıkçası, sadece en son ki yapay zeka ile olan resimlerden sonra neyin ne olduğunu öğredim, Ghiblinin ne olduğunu bile bu sebeple öğrendim mesela. :D O derece hiçbir bilgim yok. Eğer bu tarz bir yazın yoksa yazmanı çok isterim, öğrenmiş olurum. Varsa eğer link istiyorummm. :D
SilDiğer filmleri izleyeceğim inşallah^^
Evet Michael kitapta ve yetişkin biri. Onunda sevgilisi oluyor ve olaylar onunla da bağlantılı oluyor.
Eğer kitabı okumayacaksan spoiler veriyorum. :D
Howl çapkın değil, hatta filmde de dediği gibi genç kızların kalplerini yediği mevzu var. Kitapta da bu dediğim var ama sadece söylenti. Şöyle ki Howl hem cadıdan kaçıyor, hem de Sophie'ye yapılan büyüyü bozmak için uğraşıyor. Hatta bir yerde Sophie kardeşiyle ve Howl'u sevgili sanıyor ama öyle değil. Kardeşiyle Michael sevgililer aslında. Sonradan başka bir kadın daha çıkıyor, o da cadının büyüsünün altında falan. Yani Howl çapkın biri değil. Hatta filmde Sophie'yi odasına sokmuyor ya, kitapta aynı. Howl'un penceresi doğduğu yerin, ablasını ve yeğenlerini gösterdiği yer olduğu için izin vermiyor odasına girmeye. Howl'un memleketi ise galler(aklımda bu kalmış, yanlış olabilir) :D
Bir klasik gibi düşün, yazım tarzı bazen çok kafa yordu ama güzeldi. Eğer denk gelirse oku derim, kitapla filmin farkları var çünkü. İkisi de kendince güzeldi bu yüzden. :)
Ve son spoiler, kitapta Sophie'nin üvey annesi filmdeki gibi çıkmıyor. :D
İşte şimdi kitabı okuyasım geldi benim deeee. Spoiler yemeden izlemediğim okumadığım şeyler oluyor, vaktime değer mi bu spoilerlardan anlıyorum bazen fjkhsdf ama zaten güzel olduğunu biliyorsam spoiler ile hazzımı düşürmenelerinden nefret ediyorum :D Küçük markle çok sevimliydiii benim küçük kuzenime benziyordu çok şeker diye ona onu çizip hediye etmiştim ehehe.
SilAnimasyon teknolojisi hakkında benim de bilgim çok kısıtlı, blog yazısı yazacak kadar bir şey bilemiyorum maalesef 💔＞︿＜ama şöyle her çizerin, ve stüdyonun da az buçuk, kendine göre bir çizim tarzı var. Misal Howl'u izledin, buna benzer çizimleri Ghibli style akımında gördün ve artık tanıyorsun. Mangakaların da elinden çıkan karakter belli oluyor. stüdyolar anime yaparken manganın tarzına bağlı kalıyor ama gene de kendinden geçen özellikler oluyor, misal studio bones bir ara göz bebeklerini eşkenar dörtgen şeklinde yapıyordu, başka yapımlar görünce anlıyordum ondan çıktığını. Hepsini yapmıyor şükür :D Mappa'nın görüntü kalitesi, renkleri , hüz hatları ikonik oluyor farklı mangakanın da olsa Mappa stüdyosundan çıktığını anlıyorsun az buçuk falan. Bütün şirketler bilgisayar teknolojileri kullanıyor artık yapay zekadan da faydalanıyorlardır biz akademide bile faydalanıyoruz. Teknolojinin gelişmesi çok kaliteli sahnelerin çekilmesine imkan tanıyor. ve daha hızlı oluyor. Misal Rüzgar yükseliyor'da 4 saniyelik bir sahne Ghibli'deki animatörlerden biri tarafından 15 ayda çizilmiş elle. Miyazakide insan yaratıcılığı çok değerli. Ama bize kalsa gerek yokmuş yani zorlamaya :D
Ay Galler prensesimiz Howl <3<3
O zaman bulursan oku, yorumunu çok merak ettim. :D
SilKuzenini kıskandımmm :D
Çok bilgim yok diyorsun yine fazlaca bilgi verdin. <3 Bunlar bile yeter biliyor musun? Bence sen bir düşün, part part yazarsın öğrendikçe. ;)
Ehehhehe teşekkürler efenim. Okuyunca uzuuun uzun yazarım emin ol 🌸
SilHeyecan ve merakla bekliyorum^^
SilAnime filmi çok güzeldi. Demek kitabı var. :)
YanıtlaSilÖneririm :)
Sil