Ali Hazelwood etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ali Hazelwood etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Haziran 2024 Cumartesi

Aşk, Teorik Olarak// Ali Hazelwood Kitap Yorumu^^

 Selamlar^^
Bundan iki yıl öncesinden yazarın çok övülen kitabını okuyup bu ne ya? Bu kitap mı övülmüş deyip daha da yazarın kitabını almam demiştim. Sonra yazarın bu kitabı çıktı ve ben yorumuna güvendiğim birinde çok sevdim, çok güzeldi, diğerlerinden farklıydı falan deyince attım listeye. Geçen aylarda aldım ve arayı fazla açmadan okudum.
Evet konusu, işleyişi vs Aşk Hipotezinden farklıydı ama yine böyle aman aman bir kitap diyemeyeceğim. Tamam Aşk Hipotezinden kat kat güzeldi ama o kadar. Bitirirken vay bee demedim. :D
Nedeni birazdan sizlerleee :D
Kitabımız nefretten aşka, iş arkadaşlığını konu alıyor diyebiliriz.


Elsie Hannaway, günlerinin bir kısmını kadroya girme umuduyla üniversitelerde misafir profesör olarak ders vererek geçiren bir teorik fizikçidir. Kalan zamanında ise ustaca törpülediği kişiliğini ve insanları memnun etme becerisini kullanarak sahte sevgililik piyasasının aranan isimlerinden biridir. Ancak yaşadığı bu iki farklı hayat ayağına dolanmak üzeredir. Elsie sahte sevgililik işinden memnundur; ta ki en sevdiği müşterisinin çekici ama sinir bozucu ağabeyi Jack Smith’in, dünyadaki teorisyenlerin itibarını zedeleyen soğuk kalpli deneysel fizikçi olduğu ortaya çıkana kadar... Böylece Elsie’nin özenle inşa ettiği mükemmel diyarı yıkılıp yok olur. Aynı zamanda MIT’deki işe alım komitesinde yer alan Jack Smith, şimdi onunla hayalindeki iş arasında duruyordur. Elsie, bilimsel sabotajlardan oluşan bir topyekûn savaşa hazırdır; ancak Jack’in uzun ve delici bakışlarını görmezden gelemiyordur. Onunla birlikteyken, büründüğü farklı Elsie’leri bir kenara bırakıp gerçek benliğine sarılabilmesi işleri değiştirecek gibidir. Bakalım Jack’in yörüngesine girmek, genç kadını sonunda aşk hakkındaki korunaklı teorilerini hayata geçirmeye teşvik edebilecek mi?


Elsie hayalindeki işi için çok çalışmıştır ama istediği kariyerde değildi. Bir üniversitede sağlık sigortası dahi olmayan misafir olduğu okulda öğrencilerin saçma e-postalarıyla günleri geçer. En sonunda aradığı işi bulduğunda ise çok sevinir ama mülakatlara girmesi gerekmektedir. Mülakatlarda sıkıntı yaşamamasına rağmen hiç ummadığı kişiyi karşısından görünce işinin tehlikeye girdiğini düşünür.
Sahte sevgililik uygulamasında çalışan Elsie en son ki müşterisinin abisiyle, farklı bir işte karı karşıya gelince tehlike çanları çalar.
Elsie'nin iş mevzusuna aşırı üzüldüm, çalışıyor ama sağlık sigortası yok ve bir sürü sağlık sorunları var.
O yüzden işi kapmasını çok istedim.
Jack ile olan tanışmaları, sonradan olayları açıklayamaması ve Jack kesin beni bu işten atar diye sürekli dert yanması sıktı yani. Çünkü ne kadar kendince haklı olsa da Jack kendisini çok yanlış tanıyor ve dolandırıcı zannettiği için işe kabul etmemesi o kadar haklı olurdu ki. Burasının saçmalığı ise ben açıklayamam falan demesi. Ya senin işin tehlikede, tamam her şeyi anlatma ama ufacık bir açıklama yap. O yüzden  Jack ne dese haklı. Bir de eski mevzunun ortaya çıkması. Bunu ufacık bahsederdim ama spoiler olarak yazmak istediğim bir mevzu.
Kısacası Elsie'ye üzülsem de verdiği saçma kararlar yüzünden beni deli etti. -_-


Jack hakkında detaya inmeyeceğim, sadece kendince o kadar haklı ki diyecek bir şey bulamıyorum. Sadece ilk Elsie'yi gördükten sonran düşündükleri olması gerekli miydi? İş başka mevzulara giriyor çünkü. Bu konu içinde spoiler yazmak istiyorum. Tamam kendisi az da olsa yumuşatmaya çalışıyor ama başka türlü hayal ettiğimizde hoş değil.
Son kısımda Elsie'ye söylemedikleri için o kadar haklıydı ki. En baştan Elsie'ye bazı açıklamaları yapınca inanacak mıydı? Kızın resmen gözleri kör olmuş bazı sebeplerden dolayı nasıl inanacaktı ki kendisi de söylüyor zaten ama bu yazarların böyle karakter yazması. -_- Şu an ben kitap yazsam kesin böyle aklı havada, fevri bir karakter yazarım şaşmaz yani, aynı bu kızdığım karakterin gibi sdfghujkl
Neyse, öyle bir şey yazarsam kendi kendimi durdururum inşallah sdfghjkl
Jack'in Elsie'ye bebek gibi davranması, onu çözmesi ve okuması çok tatlıydı. Yazarın konu bakımından sıkıntıları var ama erkek karakterleri çok güzel seviyor arkadaşlar. Elsie'ye olan davranışı, onu başka kadınlardan ayırt etmesi falan cidden tatlıydı. :)

Diğer karakterlerimizden Elsie'nin ev arkadaşını bir türlü anlayamadım, yani ne iş yapıyor anlamadım. Tamam başka bir işi var ama ondan başka ne yapıyor anlamadım. Diğer, bildiğim işinden ise bazı olaylar var, o yüzden devam kitapları olabilir dedim ki eğer istemediğim şeyler yoksa onu okurum yani. :D Hatta ucu aşırı açık kaldı.
Bir de Jack'in erkek kardeşi, o ne ayaktı yaa? Derdi neydi anlamadım gitti. Siz anladınız mı? :D


Az çok karakter üstünden mevzulardan bahsettim. Kendini bulma kitabı diyebiliriz. Elsie sadece işiyle değil ev arkadaşıyla, ailesiyle sorunlar yaşıyor. Ev arkadaşıyla anlaşıyor ama kendini sürekli başkalarını memnun etmeye odakladığı için çok sorun çıkıyor. Mesela sevdiği film var ama arkadaşı bilmiyor, sinemaya gidiyorlar ama arkadaşının sevdiği filme. Buna değinmesi hoştu, hem romantik hem duygusal, hem de bilimle ilgili kitap. Nereye el atsanız var yani. :D
Başta da dediğim gibi yazarın ilk kitabını sevmedim, bu da öyle ahım şahım değildi ama kötü ya da Aşk Hipotezi kadar sevmemezlikte yapmadım. Güzeldi, erkek karakterin davranışları falan güzeldi. Beklentimi çok yüksek tutmadım, o yüzden karşıladı diyebilirim. :)


-spoiler başlangıcı-

Elsie'nın yıllar, yıllar önce yazılan köşe yazısı yüzünden başkalarına kin beslemesi mantıklı olabilir ama neden böyle olduğunu bir sorgula. Direkt adama kin besliyorsun ki bu kini sana empoze edende danışmanın ki onunda ne olduğunu ortaya çıktı. Burada Jack'de haksız, söyle baştan ama dediği gibi inanmazdı ki, resmen danışmanına körü körüne bağlanmış. Jack gerçekleri söylemesine rağmen halen daha inanmaması peki? Sinir etti beni, adam açık açık ben sana gelen iş tekliflerini kabul etmedim, yıllardır kendime köle yaptım seni diyor halen daha inanmıyor. Bir sorgula kızım, sorgula. Ve bu yüzden trip attığı kişide Jack. Adamın tek yaptığı annesinin intikamı almak, evet sonradan işleri yoluna koyabilirdi ama Elsie azıcık empati, azıcık.
Jack'in ilk başta kardeşinin sevgilisini görüp bir şey hissetmesi doğrusu hoş değildi. Kendi de yanlış yaptığının farkında ama mesela şöyle diyebilirdi, senin kişiliğini saklaman ilgimi çekti ama bu bambaşka şeyler söyledi ya. Ya gerçekten yengesi olsaydı? İkinci Behlül&Bihter vakası mı yaşanacaktı? asdfghjklş
İş konusunda Elsie'nin duygularıyla oynanmasına üzüldüm açıkçası, kızın hem hayalindeki iş hem de sigortasının olmaması üzdü. Çünkü çok çalıştı bu iş için ve meğer baştan her şey belliymiş. Sonradan işler değişti tabii, işi kapan kadının Elsie'ye iş teklif etmesi güzeldi ama danışmanı yüzünden kaybettiği işlerden teklif alıp, orada başlasaydı daha hoş olmaz mıydı?
Sonrasından Jack'in tercihleri! ve Elsie'ye başka türlü davranması. -_- Yani neden erkekler böyle ya? Adam gibi, mantıklı düşünen erkekler olmaz mı? Şey gibi oldu aralarındaki konuşma, ben o şeyi çok istiyorum, en sevdiğim şey o ama seni buna zorlayamam. Ya ne kadar iğrenç, Jack'i sevdim ama bu düşünce yapısını hiç sevmedim hiç! Gül gibi karakter yazmışsın, normal sevgilileri olan bir karakter yazamaz mıydın? -_-

-spoiler bitişi-


İçimi döktüm geldim. :D Cidden ama kitapla alakalı o kadar takıldığım yerler oldu ki, inanın bu yazdıklarım daha mantıklı bir şeylere bağlansaydı cidden kitabı çok severdim. Yine sevdim ama bazı olaylar olmasaydı yazardan en sevdiğim kitap olabilirdi.
Devam ederse alırım, hem arkadaşın hem de erkek kardeşin mevzusu ilgimi çekti(Tabii abuk subuk şeyler değilse).
Yazarın kalemini seviyorsanız bence bir deneyin. :)



Kitaba Puanım 5/4^^


Alıntılar^^


"...Ben sık sık teorisyenlerle işbirliği yapıyorum. Çalışmalarına saygım var. Hatta bazılarına hayranlık duyuyorum."
"Mesela kime?"
"Sana."


*****

"Senden nefret ediyorum," dedim sakin bir sesle.
"Biliyorum."


*****

"Seni görmeyi seviyorum. Başka biri olmaya çalışmadığın halini yani."


*****

"Seni ısıtmama izin ver. Senin için tek bir şey yapmama izin ver,"


*****

"Çünkü zor bir akşam geçirdin. Hatta muhtemelen tüm ayın zor geçti. Çünkü dışarısı güvenli değil. Çünkü yanımda olmanı seviyorum."


*****

Fakat hayalimdeki işe kavuştuğumda kabusum olacağını düşündüğüm bu adam şimdi belki de en çok istediğim şeydi. 




Alıntıların çoğu Jack'ten anlaşıldığı üzere, adam güzel seviyor yaa <3




Başka yeni yorumlarımda görüşmek üzere, sevgiyle kalın^^



Buralarda da varım^^








2 Haziran 2022 Perşembe

Aşk Hipotezi//Ali Hazelwood Kitap Yorumu^^

 Herkese Merhaba^^
Yorumuma ilk şu satırlarla başlamak istiyorum, çok popüler olan kitapları almak için acele etmeyin, PARANIZI BOŞA HARCAMAYIN. :D
Evet bir popüler kitabın daha kurbanı oldum, bundan önce Nefret Oyunu'da çok önerilmişti ama gelin görün ki bayılmadım. Güzeldi ama woow değildi. :D
Bu ondanda eh işteydi, karakterler değişik, olaylar sade vs. Yani çok fazla övülüyorsa ondan kaçın. :D Artık aklımı başıma aldım(inşallah) asdfghjk


Doktora öğrencisi Olive Smith aşka inanan biri değildir. Bu inancına şanssızlığı da eklenir ve başına gelen olayların sonunda, sevgilisi olduğuna dair yalan söylemek zorunda kalır. Yalanına kanıt arayan Olive panikler ve okulun koridorunda karşısına çıkan ilk adamı öper.
Ne yazık ki bu adam, öğrenciler tarafından “meşhur pislik” olarak bilinen genç biyoloji profesörü Adam Carlsen’dan başkası değildir. Olive hiç beklemediği bir tavırla karşılaşır; genç adam onun sırrını saklayacağını hatta işbirliği yaparak sevgilisi rolünü oynayacağını söyler.
Olive ile Adam’ın küçük bir deney olarak başladıkları sahte ilişkileri, sonunda her şeyin gerçek olduğu bir noktaya varır. Genç kadın, aşk hipotezlerinden daha karmaşık tek şeyin kendi kalbini mikroskop altında incelemek olduğunu çok geçmeden fark edecektir.
Sahte bir gönül ilişkisinde taraflar birbirlerine karşı koyamazsa ne yaşanır? Tabii ki tüm aşk hipotezleri yerle bir olur.

Olive annesini kaybettikten sonra hayata okuyarak ve yaptığı araştırmaların sonucu alarak yaşamaya devam eder. Bir gün arkadaşı için hiç tanımadığı bir adamı durdurur ve öper. Öpüşmeden sonra fark eder ki öptüğü kişi okulun sevilmeyen, en kötü profesörüdür. İlk başta özürler falan havada uçuşur ama bazı nedenlerden dolayı profesörün yanına gitmek zorunda kalır. Gittiğinde karşılaştığı davranış kendisini şoke eder ve hiç bilmediği bir dünyaya adım atar(Adam'ın hayatına)
Olive başarılı bir karakterdi ama sadece mesleğinde. İlişki konusunda aşırı kötüydü ya da kördü. Ya anlamıyorum, insanoğlu meraklı ve araştırmacıdır. Biri sana iyi davranıyorsa, daha ilgiliyse ve bu senin ailen değilse, karşı cinsinse burada bir duygu söz konusudur. Adam neler yapmadı Olive'in aklı taa nerede. Sen sabır ver..
Başarısı konusunda sevsem de böyle konuk ve her şey ortadayken anlamayan karakterlere kılım. Zaten her şeyi yapmayı bilen karakterimiz bir utangaç bir utangaç sormayın. :P


Adam(Karakterin ismi), alanında uzman olmuş ünlü bir profesördür, bir gün ummadığı biri tarafından öpülünce bu ilişki işine gelmektedir ve sürdürmek için Olive ile anlaşma yapar. 
Adam hakkında diyeceğim sadece şu, sen bu kadar utangaçlıkla o kadar şeyi nereden biliyorsun ya sdfghjklş
Iyy okuyanlar anladı bence, off elinizin ayarı olsun yaa, adam Olive yanına gelince bile yanakları kızarıyor yazarın yazdığı şeye bak. -_- Gerçeklikten o kadar uzak ki.
Neyse.
Olive'ı koruması, ona yardım etmesi o kadar tatlıydı ki Olive'e ne kadar kızdıysam Adam'ı o kadar sevdim. Tek bir yerde saçmaladı ama, Olive başta biri hakkında onu sevmiyorum, ilgilenmiyorum diyor ama Adam Olive birini seviyor düşüncesi gelince akla başta adı geçen, sevmediği adam geliyor aklına. Yaa bu kadar olmaz yaa, sevmiyorum demiş, okulda adam mı kalmadı? 

Diğer karakterlerde eğlendiklerim oldu, hatta aferin bee, işte akıllı karakter buna denir dedim ama başka yolun yolcusu oldukları için sevmedim, sevemedim. :P
Kitapta eksik şeyler baya vardı, Olive ve Adam'ın arasındaki elektriği toplasak dört beş kere anca hissettik ki farkındaysanız kitap Romantik bir kitap. Ne bileyim sahte ilişkilerde hep bir aksilikler olur ve bir anda sahte çiftimiz hakiki sevgiliymiş gibi davranmaya başlar ve biz okurken çokça eğleniriz ama burada yok yani. Kahve içtiler, on dakika görüştürler. Bir konferans oldu, sonra piknik oldu derken kitapta bitti zaten. Josh ve Hazel'ın Sevgili Olmama Rehberinden bile sevgililik yoktu ama sürekli dip dibelerdi ve arkadaşça devam ettikleri zamanda bile zevk aldık.


Kısacası olmamış, aşırı eksik vardı. O romantik hissi biz alamadık. Sonlarda bile arada o elektrik var ama yan yana gelemiyorlar ki.
Şimdi aldım yerden yere vurdum ama sevdiğim kısımlarda oldu. Bir kayıt vardı, onun ortaya çıkması. Adam'ın iğneyle sorunları. Kısa da olsa kahve muhabbetleri güzeldi ama bu kadar.

Yukarıda da dediğim gibi, bu yıl sevdiğim ilk on kitapların arasına bile giremez kusura bakmasın. Daha iyilerini gerçekten okudum. Bu sahte aşk hikayelerini seviyorum ama birbirlerine olan aşklarını söylemek için kırk dereden su getirmeleri bayıyor. Aşık olduysan git söyle, sahte aşk gerçek olsun. :P Eğer aşık değilse de zaten o iş her türlü yürümez. :D
Baya içimi döktüm gibi, sevdiğim kitaplara destan yazarken sevmediğim kitapların yorumlarını neden bu kadar kısa tutmaya çalışıyorum anlamıyorum. Yazacak bir şey bulamadığımdan olabilir.
Kendim sordum, kendim cevapladım resmen. :D
Yorumumdan sonra alıp almamak size kalmış, tek tavsiyem olur bu fiyatlardan sonra almak için bir değil, on değil, yüz değil, bin kere düşünün benim hatama düşmeyin...



Kitaba Puanım 5/3^^




Alıntılar^^

Bu sefer onu gerçekten güldürmeyi başardı. Ve Adam'ın gülümsemesi yalnızca yüzüne değil, adeta bütün odayı aydınlatmıştı. 
Olive akciğerlerini oksijeni işlemeye devam etmeleri, gözlerini ise karşısındaki gözlerin kenarındaki kırışıklıklarda ve yanaklarına hakim olan gamzelerde kaybolmamaları için zorlamak zorunda kaldı.


*****


İçinden ona öyle bir sarılmak geliyordu ki neredeyse kendini tutamayacaktı. Ama bu hakkını bugün çoktan kullanmıştı, sadece koluna hafifçe vurmakla yetindi.


*****


Olive'in hayatı hep olduğu gibi devam ediyordu fakat ilk defa yapmak istediği başka bir şey, birlikte olmak istediği başka biri vardı.


*****


"Olive, sen iyi misin?" diye sorduğunda sesi..
Ah. Bu ses... Bu gözler... Sağlam ve iyi olduğundan emin olmak ister gibi ona yaklaşan ama dokunmaktan korkarcasına geri çekilen eller...
Olive kalbinin sancıdığını hissetti.





Kitabı çok sevmesem de alıntılar güzeldi.
Başka yorumlarda görüşmek dileğiyle^^


Buralarda da varım^^