Susan Mallery etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Susan Mallery etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Kasım 2024 Cuma

Aşkın İki Yüzü//Susan Mallery Kitap Yorumu^^

 Selamlar^^
Susan Mallery'nin kalemini seviyorum diye bir serisini komple aldım. İlk kitabı ne yazık ki sevemedim, konusu güzeldi ama gidişat eh işteydi. Sonradan serinin için kitabı okumaya başladım, konusu ilkine göre daha heyecanlıydı o yüzden beklentim yüksekti haliyle. Tamam birinciye göre yine güzeldi, hatta daha mantıklıydı ama yine sevemedim. Çok saçma bir şekilde bittiğini söylemek istiyorum bir kere ama yine de diğerine göre gerçekten iyiydi.


Skye Titan’ın zengin babası kızının hayatını yönetebileceğini düşünmektedir. Kocasının ölümünün ardından kızıyla bir başına kalan Skye ise eskisi gibi itilip kakılmamaya kararlıdır. Özellikle de hayatının aşkı olan adam sekiz uzun yıldan sonra Teksas’a dönmüşken...
Eski SEAL komandosu Mitch Cassidy savaşta yaralanıp eve döndüğünde artık her şeyin farklı olduğunu görür. Ancak aradan geçen sekiz yıl, genç adamın Skye’a karşı tutkusunu ve ihanetinin acısını köreltmemiştir. Genç kadının dudaklarından pişmanlık dolu sözler dökülmesini istemektedir. Mitch geçmişi unutup Skye’ı babasından kurtarırken kendi kırık kalbini de onarabilecek midir?


Skye ailesi, evleri ama en çokta babası için elinden gelen her şeyi yapar, buna istemediği adamla evlenmekte dahildir. Eşinin vefatından sonra kızıyla babasının yanından yaşayıp, yardım kuruluşunun başkanı olan Skye yıllar önce kötü ayrıldığı eski sevgilisiyle tekrardan karşı karşıya geldiğinden geçmişte yaptıklarını ve şu an neler yapabileceğini düşünür.
Skye ayakları sağlam basan ama geçmişte yaşadıkları yüzünden babasından ayrılamayan yaralı bir kadındır. Bu yüzden yaptıklarına şaşırmadım. Hem geçmişinde çok gençmiş ve kötü babası bunu çokta güzel kullanmış.
Üzüldüm açıkçası, hem kendi hayatı mahvoldu ki eşimi sevdim dese de ne kadar ilk ve tek aşkını unutabilir. O yüzden ki Mitch kadar kendisi de çok acı çekti ama Mitch kadar olamaz yaa. :/


Mitch Afganistan olaylarında yaralanır ve bir ayağını kaybeder. Bu sebeple yıllar önce bırakıp gittiği kasabaya döndüğünde uzun bir süre kabullenemez ama eski ve unutamadığı tek aşkı Skye ile karşılaşınca bütün duyguları yeniden hisseder ama en çok nefreti çünkü başına gelenlerin hepsi Skye'nin yüzündendir.
Şimdi okuduğumuzda ne yazık ki Mitch'e hak verdim, eğer ayrılmasaydı başka şeyler olabilirdi ama bambaşka şeylerde olabilirdi. O babası yok mu o babası -_-
Neyse. Mitch gelip intikam almak isterken bir şeyden şüphelenir ve hayata tutunmaya bir sebep bulur ama bu şüphe doğru çıkacak mıdır?
Sevdim kendisini ama daha çok üzüldüm açıkçası, o durumda olması hatta ve hatta yaşadıklarından sonra bırakıp gitmesi ve bu durumda gelmesi insanı üzer. Bu konuya bir tık daha değinebilirdi yazar. Biraz duyguları yazmakta sıkıntı yaşıyor. Ama başka şeylerde hiç çekinmemiş asdfghj


Skye'nin iki kız kardeşi var biliyorsunuz, ilk kitaptan spoiler olacak, uyarımı yapayım. :) Zaten birinciyi okumadan buradan sonrasını okumayın derim. :)
Kızların bir tane üvey erkek kardeşleri çıkmıştı, onun kötülüğü saf kötülük, aynı babası gibi. -_- İlerde kitabı var, düzeliyor ama şimdi yaptıkları o kadar saçma ki. Bir olay var, onu ben yapmadım diyor ama bakalım, o kadar da değil diyorum eğer kitabı varsa.
İşte bu kötü kardeş iki kız kardeşi birbirine düşürmeyi öyle bir inat haline getirmiş ki bir şeyler oluyor. O kısımdan sinir kat sayım kaça çıktı bilmiyorum. Yani Skye sen ablası kendine gel, kız kardeşin ise seni korumak istiyor bu ne inat?
Hayır yani gerçekleri öğreniyor halen daha dik dik cevaplar veriyor. O kısımları okurken yazarın saçma bir aile ilişki takıntısı var dedim. Enişte sevici herhalde sdfghjkl
Cidden sinir oldum oralara, devamını daha usturuplu okumak dileğiyle dfghj


Son kısım aşırı oldu bittiye gelmiş, yani son dört sayfada herkes her şeyi affetti, bir anda ayaklarının üstünde durması falan çok hızlı oldu. Ben daha çok Skye'nin başarılarını okumak isterdim. Mitch ile aralarında mevzuları çözmelerini falan.
Bir de o üvey kardeşin mevzusu bir şekilde hallolsaydı. İnşallah devamından diyeceğim ama birinci kitabın devamı burada pek yoktu, bakacağız artık.
Yine de dediğim gibi birinci kitaptan daha iyiydi, düşük puan verdim ama birinciden bir tık daha iyi olduğundan buçuk daha verdim.
 Bu arada kitapta en sevdiğim şey çok hızlı okunması, uykum olmasına rağmen bir yüz sayfa falan okuyordum.



Kitaba Puanım 5/3,5



Alıntılar^^


Kötü olan daima ilk sayfada yer alır ama sonradan yapılan düzeltmeler ve gerçekler en arka sayfaya düşer. Kimse onu hatırlamaz. Sadece suçlamaları hatırlarlar.


*****


Odada yaklaşık otuz kişi vardı ama Mitch, Skye'ı hemen gördü. Sanki herkes siyah beyazdı bir tek Skye renkliydi.


*****


"Her zaman seçme şansımız. Hepsi iyi değildir ama vardır."





Başka yeni yazılarımda görüşmek üzere, sevgiyle kalın^^




Buralarda da varım^^









3 Eylül 2024 Salı

Bana Bir Aşk Borçlusun//Susan Mallery Kitap Yorumu^^

 Selamlar^^
Geçen aylarda Pegasus Yayınlarının Hepsi Burada’da çok güzel indirimi vardı. Ben de yazarın diğer serisiyle bu kitabı aldım. Geçen haftalarda ise bu kitabın serisi indirime girince aldım. Konuları çok güzel ve okunulası. Zaten kolay okunan çerezlik bir kitaptı ama seri başlangıcı olarak bu kitabı sevdiğimi söyleyemem. Eğer devam kitaplarını indirimli almasaydım ve konularını beğenmeseydim inanın almazdım. :D Ama hem ucuz hem de konular bu kitaba göre daha iyi. ;)


Aşka bir şans vermek isteyen iki insanın romantik hikayesi...
Lexi Titan'ın en kısa zamanda para bulması gerekiyordu. Yoksa her şeyini kaybedecekti. Kendi kurduğu işini, zengin ve otoriter babasının saygısını, aile şirketi üzerine kız kardeşleriyle giriştiği yarışı... Ancak iki milyon doları kısa zaman içinde bulabilmek kolay bir iş değildi.
Cruz Rodriguez zengin, başarılı ve yakışıklıydı; tek eksiği Teksas sosyetesini etkileyecek, soylu bir aile geçmişinin olmamasıydı.
Bir partide karşılaşan Lexi ve Cruz geçmişte yaşadıkları kaçamağı hemen anımsamışlardı. Geçmişten gelen yakınlıkları ve şimdiki arzuları bu ikiliyi altı aylık bir anlaşma yapmaya itti: Göstermelik bir nişan!
Ancak tutkular söz konusu olunca anlaşma şartlarına bağlı kalmak o kadar da kolay değildi. 

Lexi bankaya olan borcunu hiç beklemediği yerden gelince devamında neler olacağını az çok tahmin ediyordu ama işlerin farklı olacağını hiç düşünmemişti.
Babasından görmediği sevgiyi üvey kardeşlerinden gören Lexi yine de babasının gözüne girmek ister ama ona musallat olan kişinin aslından çokta yabancı olmadığını öğrenir.
Lexi çok tatlıydı, ailesi sevgisi görmemesi bunu her alanda hissedip buna çözüm bulması aşırı tatlıydı ama ilk Cruz’un ona söylemeyi unuttuğu! şeyi öğrendiğinde verdiği tepkiye çok kızdım. Yani tamam arada bir anlaşma var ama öyle sıradan bir anlaşma değil sonuçta, biraz daha tepki koyabilirdi Cruz’a.
 

Cruz zengin olmasına rağmen sosyetede yer bulamayınca son çare yıllar önce tanıştığı Lexi’nin yanına gitmektir. Zor bir durumdan kurtardıktan sonra ondan istediği tek şey onunla nişanlanması ve adının herkes tarafından tanınması ama işler Lexi’yi daha yakından tanımasıyla değişir.
Geçmil konusundan Cruz’a hak verdim, zor zamanlar geçirmiş. Sıkıntı karakterde değildi, sıkıntı yazarın karakterleri çokta iyi yazamamasındaydı.
O yüzden bu karakteri sevsemde çok fazla bayıldım diyemem.
Aşkını yeni değil uzun zaman boyunca hissetmesini cidden daha çok isterdim. :)


Anlaşmalı ilişkiler genelde çok güzel oluyor ama burada çifti yatak dışında bir ya da iki yerde yan yana gördük. Geri kalan kısımda da Lexi’nin ailesi, Crux’ın işi ve onunda ailesi falan derken kitapta bitti. Geçmişten gelen sırlar bunların başına çok bela açacak ama bakalım devamında neler olcak.
Çift konusunda biraz daha iyi olsaydı cidden severdim, bundan önce okuduğum kitabında da çift çok istediğim gibi değildi ama kadın karakterin dimdik duruşunu çok sevmiştim, burada pek öyle bir şeyde yoktu.

Çerezlik olduğu için ve indirimden aldığım için verdiğim paraya üzülmedim açıkçası hem bir de tek kitapla seriyi kenara atmak olmaz. Çünkü diğer kardeşlerin hikayeleri çok farklı geldi bana. Birinin çocuğu var ve yıllar önce terk ettiği sevdiği adam kasabaya tekrardan geliyor. Bir diğeri kaza geçiriyor ve kampa gidiyor, orada bir şeyler oluyor. En son ki kitapta kızların arkadaşı polis memuru var, o da yok artık dediğimiz biriyle beraber olacak. İşte bunlar merak edilesi olduğundan devam etmeyi düşünüyorum inşallah. :)
Sizlerde uyguna aldıysanız bir şans verin. Devam kitapları okumadığım için tek okunur mu ya da seri olarakta devam etmek lazım hiç bilmiyorum.



Kitaba Puanım 5/3,5^^




Alıntı çıkmadı :)
Başka yorumlarda görüşmek üzere^^




Buralarda da varım^^







30 Mart 2024 Cumartesi

Tatlı Aşk//Susan Mallery Kitap Yorumu^^

Merhabalar^^
Yazarın yıllar önce Işıldayan kitabını okumuş sevmiştim(konusunu unuttum ama sevdiğimi hatırlıyorum :D), ondan sonra internette indirim olunca iki kitaplık bir serisini, bir tanede başka serinin birinci kitabını aldım.
Dedim hazır aldım, fazla arayı açmadan okuyayım, hem indirim devam ederse diğer kitapları alırım dedim. :D Şu an devam ettiği için belki alırım, ha ne dersiniz?? :D
İlk olarak söylemem gerekiyor ki kitabı kapağıyla yargılamayın! Çünkü öyle kötü bir kapak ki kitapla alakası yok. Tatlı Aşk denmiş ama kitapta geçen pastane mevzusu çok başka, kadın karakterimiz pastalarla uzaktan, yakından alakası yok, adamında öyle. :D Ama kapakta kızın parmağında krema var görüyor musunuz?? :D
Aşırı saçma değil mi?
Bir de arka kapak yazısı, onu da okuyunca ne öyle bol bol smut mu var diyorsunuz ama alakası yok. Kadının aklı fikri başka sanılıyor ama yine diyorum alakası yok!
Bunu devamında açıklayacağım. :)



İlk aşktan daha tatlı bir şey olabilir mi?
Bunu Claire Keyes'e sormayın. Yirmi sekiz yaşındaki dâhi piyanist bırakın âşık olmayı, bugüne dek kimseyle flört bile etmemiştir. Kariyerinin peşinde koşmaktan aile ve arkadaşlarına zaman ayıramayan Claire, ailesinin pastanesini ve iki kız kardeşini de yıllardır ziyaret etmemiştir.
Ancak şimdi bir kardeşi hasta, diğeri ise kayıptır ve yumurta bile kıramayan Claire, hasta bakıcı rolünü üstlenmekte kararlıdır. Yapılacaklar listesinin başında kız kardeşleriyle sıkı bir bağ kurmak, âşık olmak veya en azından şehveti tatmak vardır.
Yakışıklı ve sert görünüşlü Wyatt bu amaca uygun gibi görünmektedir. Genç adam farklı dünyalara ait olduklarını söyleyip dursa da Claire'in yanındayken tek düşünebildiği keki fırına vermektir. Claire tatlı diliyle bu ateşli adamı yatağına ve yaşamına alabilecek midir?


İşte konuya bak yaa :D
Neyse :P
Claire yıllar önce ailesi tarafından kovulduğu evine ve kasabaya kardeşine yardım etmek için geri döner. Baştan iyi karşılanmayacağını biliyordu ama bu kadar dışlanmayı beklemiyordu. Bir de gelmesini kardeşi istemediğini öğrenince daha da kötü duruma düşer ama pes etmeyecektir.
Hayatı zaten zordur ama bunları atlatmayı da kafaya koymuştur.
Hem kardeşine bakan hem de kardeşinin pastanesine yardıma giden Claire bir de kardeşi Nicola’un en yakın arkadaşı Wyatt’ın kızına bakar.
Alışmaya çalışması ve bunlar yüzünden çok zorlansa da alışmaya çalışmıştır ve bazı gerçeklerle yüzleşmesi gerekiyordur.
Claire’i çok sevdim. Onun yıllarca çalışmalarının sonucunda her şeyden uzak kalması, yavaş yavaş ortama alışması, zamanında yapamadıklarını yapması ve bundan öyle saf demeyelim de Nahit davranması bence en güzel yönüydü. Yani ne demek istediğimi tam anlatamadım, spoiler diye de yazamıyorum ama şunu bilin ki cidden çok sevdim ve kitapta her yaşadığı kötü olayda hep Claire’nin tarafını tuttum, çünkü her kelimesiyle hak ediyordu, çünkü kitapta resmen yapayalnızdı. :/
Bunun yanında hiçbir lafın altında kalmaması, karşıdaki insanı dumura uğratmasını ayakta alkışladım. İşte böyle karakterlerle gelin!!!


Wyatt kızı daha bebekken yalnız kalmış ve zorluklar altında onu büyütmeye odaklanmıştır. Gerçek aşkla, ilişkiyle işi olamayan Wyatt uzun zamandan sonra Claire’yi gördükten sonra onunla arasındaki çekimden korkar ama denemekte ister. Tabii baştan beri Nicola’un söylediklerinden sonra Claire’yi çok kötü tanımış olsa da zamanla nasıl biri olduğunu görür.
Wyatt’a cidden hak verdim ki kendisi baştan zaten kesti attı ama sonradan saçmalaması, Claire’nin üstüne gitmesine çok kızdım.
Hele en sonda yaptıkları. Tabii Claire’de suçluydu ama bu ona öyle şeyler söylemesine aşırı kıl oldum -_-
Bir bölüm vardı, orada Wyatt’ın düşüncelerini çok merak etmiştim ama yazar es geçmiş. Üzdü.

Bir de Nicola var, kendince haklı ve yaşadıkları da kolay değil ama onunda haksız olduğu durumlar vardı yani. O yüzden başlarda kendisine aşırı sinir oldum. Claire iyi dayandı valla.
İkinci kitap kendisini anlatıyor, bakalım affetmesi gerekenleri affedecek mi?

Hazır ikinci kitap dedik onunla devam edelim. Seri iki kitaptan oluşuyor, diğer kardeşin durumu ne olur bilmiyorum ama seneler olmuş çıkalı, devamı olsa çıkarırlardı herhalde. :D
O yüzden bu kitapta tam olarak anlatılmayan şeylerin ikinci kitapta ortaya çıkacağını düşünüyorum, ianşallah çıkar yani. Mesela neden ameliyat oldu? Kız kardeşi neden bu kadar inatçı? Saçmalık olursa sinir olurum sdfghjklşi


Başta da dediğim gibi yazarın Işıldayan kitabı okumuş kalemini sevmiştim, uzun zamandır bu kitaplara göz koymuştum ama alamamıştım. Sonunda kampanya ile tanesi 46tl ye gelince hemen aldım.
Şimdi ki bu tarz kitaplarla kıyasladığım zaman cidden eski kitapların daha gideri varmış. Şimdikiler sadece smut. Bir de ona bayılan okurlar -_-
Bunda yok diyemem ama o kadar kararındaydı ki oraları anladığınız zaman normal bir kitap işte ve olaylara bakacak olursak daha çok aile, arkadaşlık, geçmiş, bağlar, yanlış anlamalar, özlem… diye gider.
İşte kitabı da bu yüzden sevdim, arka kapak yazısını baktığınız zaman sanki kitap sadece somuttan imaret ama değil. Cidden değil, zaten bu saydıklarım olmasa, sadece smut olsa sevmezdim.
Spoiler vermeden nasıl anlatacağımı bilmediğim için yazdıklarımı anlamayabilirsiniz ama demem o ki kitabın duygusal tarafı o kadar güzeldi ki çok beğendim.


Sonunda yaşananlar beni sevindirdi, bazıları yüzünden sinir olsam da olması gereken oldu, hatta ya öyle olmazsa dediklerimde oldu, güzel oldu :D
İkinci kitapta neler olcak merak konusu. :)
Diğer dört kitaplık serinin birinci kitabını aldım, eğer ilk kitabı beğenirsem devam ederim. Henüz o kitap hakkında pek bir şey bilmiyorum ama bu iki kitaplık seriyi sevdim.
Şimdi kitabı sevdim evet ama sevmediğim yerlerde oldum. Mesela en küçük kız kardeşin yaptıkları. Cidden öyle bir şey yazmaya gerek var mıydı?
Yani sebebi ne olursa olsun aşırı, aşırıııı saçmaydı.
O yüzden belki de yazar onun kitabını yazmadı, ikinci kitapta öğreniriz belki. :)
Son olarak yazarın kalemi akıcı, üç günde bitirdim ki sadece geceleri okuduğumu düşünürsek iyi bence.
Şimdi gidip, eğer yazdıysam Işıldayan kitabının yorumuna bakayım, bulursam buraya da link atarım(Yorum yok, ne zaman okudum onu bile unuttum iyi mi :D Konusu bile hatırlatmadı, sadece güzel olduğunu biliyorum :D)
Şimdi atacağım link ise indirimdeki seri. Halen daha devam ediyor indirim, merak edenler bakabilir.
Seriyi inceleyip, satın almak için tık tık!!



Kitaba Puanım 5/4^^



Alıntılar^^


“İzleyeceğim.”
“Yargılayacaksın. Arada bir fark var.”


*****


“Hayatım için özür dilemeyeceğim. Seninkinden farklı ama bu, onu daha az değerli hale getirmez…”


*****

Hayat karışık, diye düşündü ama müzik sakinleştirici, kesin ve güzeldi.


*****

“Gerçekten tepemi attırıyorsun,” dedi Nicole.
“Sor bakalım, umurumda mı?”

*****


“Belki. Ben kendimi yargılıyorum. Ona kötülükten başka hiçbir şey yapmadım, yine de geldi. Yüreğinden geçene göre hareket ediyor.”





Başka yorumlarımda görüşmek üzere, sevgiyle kalın^^


Buralarda da varım^^